https://www.coskunnehir.com.tr/wp-content/themes/fullscreen
Daha Fazla

Rightbox

Konuşma konusundaki en önemli konulardan biri sesin doğru ve yeterli kullanılmamasıdır.Duyulmayan ya da zor duyulan bir konuşma bir işe yaramaz. Bazı kişiler utangaç oldukları için seslerini yeterince çıkarmazlar.Bazıları kibarlık olsun diye zor duyulan bir sesle konuşurlar.Bunun tam tersi yüksek sesle ya da bağırarak konuşanlar da vardır. Bu kişiler hem kendilerine fiziksel olarak zarar verirler hem de konuşmalarını dinleyen kişilere dinlenmesi zor bir gürültü olarak gelir konuşmaları. Ağzından çıkan sesi duyabilirsiniz ama ne dediğini anlayamazsınız. Sesleri yuvarlar, bazı sesleri hiç söyleyemez ya da bozarak söylerler. Yukarıda belirttiğim niteliklerde olan kişiler ne kadar bilgili olurlarsa olsunlar; daha az bilgili fakat güzel konuşan bir kişinin yanında başarılı olamazlar. Bu kişilerin kendilerini düzeltmeleri içinse daha önceki bölümlerde belirttiğim egzersizleri ve nefes alıştırmalarını yapmaları faydalı olacaktır. Bu alıştırmaları yaparken kendilerini ses kaydı yapan bir cihazla takip edip, yanlışlarını not alıp sonraki çalışmalarda bu yanlışları düzeltmeleri ; ya da bir öğretmen rehberliğinde bu çalışmaları yapmalarını tavsiye ederim.
Tüm bunların dışında kişinin çene yapısı, diş yapısı gibi fiziksel özellikleri gereği bazı sesleri söyleyemezler. Şayet bu sesler üzerinde dikkatlice çalışılırsa büyük ölçüde başarı sağlayabiliriz. Genelde bu harfleri H-R-S-Z harfleri olarak sıralayabiliriz.Bu ses cümle içinde ve cümle sonlarında geçtiğinde eğer sesleri söyleyemez ve yutarsak; güzel konuşmanın ana kaidelerinden birini ihlal etmiş oluruz.
Şimdi bu sesleri tek tek inceleyelim.
‘’H’’ SESİ :
Konuşurken birçok kişi ‘’h’’ sesini söylemez. Çok önemli bir ses olan bu sesi konuşmalarımızda mutlaka belirtmemiz gerekir. Bu sesi söyleyememek küçük bir diyafram hareketiyle ilgilidir. Diyafram küçük bir hareket yapar. Biz bu hareketi ihmal edersek ; ‘’h’’ sesi söylenmez ve ‘’Ben bir daha gideceğim’’ yerine ‘’Ben bir daa gideceğim.’’ duyulur. Maç anlatan spikerlerin çoğu bu ‘’H’’ sesi yanlışlığını çok yaparlar. ‘’Takımlar sahaya giriyor’’ yerine ‘’Takımlar saaya giriyor.’’ derler. Bu şekilde konuşanların diyafram çalışmalarını ve sesli bir şekilde ‘’H’’ sesine özen göstererek kitap, gazete okumalarını öneririm.

‘’R’’ SESİ:
Tıpkı ‘’H’’ sesi gibi bazı kişilerde de ‘’R’’ sesi bozukluğu vardır. Ya bu sesi hiç söyleyemezler; ya da sesin boğumlamasını geride yaparlar. ‘’R’’ yerine geride (Ğ) yumuşak ‘’g’’ sesi duyulur. Her ikisi de konuşmayı çirkinleştirir. ‘’R’’ sesi köpek dişlerinden başlayarak üst diş kökleri ve büyük dilimizin hafif titreşmesiyle ortaya çıkar. Eğer bu harf iyi boğumlanmazsa ‘’para’’ yerine ‘’paa’’ yada ‘’kara’’ yerine ‘’kaa’’ çıkar. Bu şekilde konuşmak da dinleyenlerin kulağına hoş gelmez. Öğleyse düzeltmek için nasıl bir yol izlemeliyiz?
‘’R’’ sesi söylemekte zorluk çeken kişiler önce her zaman olduğu gibi güzel bir diyafram nefesi almalı ve kuvvetli, abartılı bir şekilde nefesleri bitinceye kadar Rrrrrrrrrrrrrrrr…….. ya da Pprrrrrrrrrrr……..yaparak büyük dillerinin titreşmesini sağlamalılar.Ayrıca bu alıştırmalardan sonra;

Ra-Re-Ri-Ro-Ru-Rö-Rü
Ar-Er-İr-Or-Ur-Ör-Ür
Rar-Rer-Rir-Ror-Rur-Rör-Rür
Tra-Tre-Tri-Tro-Tru-Trö-Trü
Far-Fer-Fir-For-Fur-För-Für
Fra-Fre-Fri-Fro-Fru-Frö-Frü

Şeklindeki heceleri de önce yavaş yavaş sonra hızlanabildiğiniz kadar hızlanarak tekrarlayabilirsiniz. Daha da ileriye gitmek istiyorsanız içinde ‘’R’’ harfi geçen kelimeleri ve tekerlemeleri bularak (Raket,Roka,Resim,Kara,Para…V.s.) çalışmalarınıza güç katabilirsiniz.

‘’S’’ SESİ
Çevremizde çok sık rastladığımız bir sorundur. ‘’s’’ sesini doğru çıkaramayan kişilerde puslu bir ses olarak duyulur. Bilinçsizce üzerine gidip ısrar edildiğindeyse kulağa daha çirkin bir şekilde gelir. Bazı kişiler çok hızlı konuşarak bu sorunu gidermeye çalışırlar. Bu konuşma şekli hem konuşmayı daha anlaşılmaz duruma sokar hem de ‘’s’’ sesini doğru söylememizde bize yardımcı olmaz. ‘’S’’ sesini çıkarırken büyük dil büzülür, dil ucu sivrilir ve arka ön dişlere yaklaşır.’’S’’ sesini yanlış söyleyenler genellikle dillerini üst arka diş eti ile dişlerin birleştiği yere değdirirler. O zaman da hava dilin iki yanından çıkar ve bozuk bir ‘’S’’ sesi duyulur.
‘’S’’ sesi bozukluğu varsa iyi bir diyafram çalışmasından sonra aşağıda belirtilen ses çalışmalarını yapabilirsiniz.
Sa-Se-Si-So-Su-Sı-Sö-Sü
Sas-Ses-Sis-Sos-Sus-Sıs-Sös-Süs
Asa-Ese-İsi-Oso-Usu-Isı-Ösü-Üsü
As-Es-İs-Os-Us-Is-Ös-Üs

Ayrıca bir diş hekimine gidip de ön dişlerini tedaviden geçiren bir kişi tedavi süreci bitmeden mutlaka eski konuşmasına göre bir farklılık olup olmadığını kontrol etmek için ‘’s’’ egzersizleri yapmalıdır. İyi yapılmayan ve dişlerin arasında aralık bırakılan bir tedavi şekli konuşurken dışarıya doğru hava kaçıracağından ‘’S’’ sesi gene bozuk çıkar. Saman,sandık,soru,Selami,sezer,sezgin v.s. gibi kelimelerle veya ;Sandıklıda sepetleri sıralı simitçi ,sofrada sökülen sucukları süpürdü.Selimiye’de sekiz bin sekiz yüz seksen sekiz semerci ,seçkin semerlerini sedefçi Sefer’e senetsiz sepetsiz verdi.Sıcaktan sızlayan Sındırgı’lı sıyrık Sıdıka; sırıktan sıska sıvacısıyla sıtmadan sızlandı. Sokaklarda soluyan somurtkan sobacıyla solucan suratlı soytarılara sonsuz sorularını sordu.Bunun gibi tekerlemelerle de ‘’S’’ sesinin seslendirilmesine yardımcı olabilirsiniz.

‘’Z’’ SESi

‘’S’’ sesi bozukluğu olan kimselerde genelde ‘’z’’ sesi bozukluğu da olur çünkü bu sesin çıkış yeri tıpkı ’’s’’ sesi gibi aynı yerdendir. Yanlış bir ‘’s’’ sesi tonsuz çıkar ; ‘’z’’ sesiyse tam tersine daha belirgin ve tonludur.Bu tür konuşma bozukluklarını da aşağıda belirttiğim egzersizlerle olumlu yönde geliştirebilirsiniz.

Za-Ze-Zi-Zo-Zu-Zı-Zö-Zü
Zaz-Zez-Ziz-Zoz-Zuz-Zız-Zöz-Züz
Zar-Zer-Zir-Zor-Zor-Zır-Zör-Zür

Zeka,Zalim,Zamir,Zile,Zekâ,Zeytin,Zafer,gibi kelimeler yada;
‘’Zevzek Zeki,zehir zemberek zerreleri zeybek Zerrin’e zenci zeytinle verdi. Ziyankâr Ziyâ zibidi Zâide ile Zincirlikuyu’da Zile’li Zerdâlizâde’lerin Ziyâfetinde zom oldu. ‘’ gibi tekerlemeler bol bol tekrarlanarak ‘’Z’’ sesinin düzelmesine yardımcı olabilirsiniz.

Sevgili okurlarım bu yazımda güzel konuşmayı engelleyen fiziksel sorunlar üzerinde durdum. Sabırla ve dikkatli bir şekilde çalışıldığı zaman bu sorunların tamamen kalkacağı ya da en aza indirgeneceğini unutmamak gerekir.

About COŞKUN NEHİR

19.12.1957 yılında doğdu. Müziğe küçük yaşlarda mandolin ve keman çalarak başladı. İlk-orta-lise yıllarında Ankara,Tekirdağ,Mersin,Samsun illerinde solo konserler ve oda orkestrası konserleri verdi. 1978-1979 öğrenim yıllarında Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi bölümünü birincilikle bitirdi. Dünya gençlik orkestrasında kemanıyla Türkiye’yi temsil etme olanağı buldu. 1982-1983 öğrenim yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Opera-Şan Bölümünü bitirdi.1983 yılından beri İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğünde Opera Sanatçısı olarak görev almaktadır. 1983-1991 ve 2010-2015 yıllarında Marmara Üniversitesi Müzik bölümünde bireysel söyleme ve Şan öğretmenliği yapmıştır. 2002 yılı başından 2003 yılı Şubat ayına kadar ve 2005-2007 yılları arası İstanbul Devlet Opera ve Balesinde protokol müdürlüğü görevinde bulunmuştur. Çocuk oyunlarında, solo ve koro rollerde görev almıştır.12 yıl aralıksız oynadığı Rossini’nin Külkedisi isimli çocuk ve gençlik oyunundaki prens rolüyle kırılması güç bir rekor elde etmiştir.4.Murat,Wistor’un Şen Kadınları,Kiss Me Kate,2.Mehmet Karanfil Köy,Batı Yakasının Hikayesi,Ali Baba ve Kırk Haramiler rol aldığı opera eserlerinden bazılarıdır. Fransa, Danimarka, Portekiz, Almanya gibi ülkelerde sesi ile Türkiye’yi temsil etmiştir. coskun-nehir-portfolioUzun zamandan beri anne karnında çocukların müziği duyabilmeleri ve ergenlik çağı bitimine kadar çocukların müzikle olan zihinsel gelişimlerini içeren uluslar arası çalışmaları yakından takip etmektedir. Bu konuyla ilgili olarak 4-6 Haziran 2003 tarihinde yapılan 2. Uluslar arası ana çocuk sağlığı kongresinde bir konuşma yapmış ve bu konuşma Milliyet Gazetesinin haber sayfasında yer almıştır.(6 Nisan 2003 Milliyet Pazar) Aynı konuşmayı daha geliştirilmiş olarak İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi mezuniyet sonrası eğitim programı kapsamında 12 Mayıs 2004 tarihinde sunmuştur. Ayrıca yetişkinlerde müzikle psikolojik tedavi, ses telleri bozuklukları ve tedavisi, mesleğinde sesini kullanan kişilerin daha verimli olması için özel çalışmaları vardır. Bu konu ile ilgili çalışmaları Milliyet Gazetesinin 4 Ekim 2003 tarihli Cumartesi ekinde haber yapılmıştır. 18 Mart 2010 Tarihinde Azerbaycan-Tunus-Almanya-Türkiye’nin ortaklaşa sahneye koyduğu ZİHNİ PAPAKÇI’nın yazdığı SARIKAMIŞ’tan ÇANAKKALE’ye isimli Pafil Tiyatro’da Türkiye adına rol almıştır. Nisan 2010 tarihinde Doğa Kolejleri tarafından başlatılan ve devam eden okullar arası çok sesli koro yarışmasının daimi jüri üyesidir. Haziran 2012 tarihinde bestesi Toroslu BELEN ‘e ait olan ‘Çanakkale Şehitleri’ne isimli eserin ilk seslendirilişini yapmıştır. Kayda alınan eserin geliri lösemili çocuklar yararına ve Van depreminde yıkılan öğretmen evlerinin inşasında kullanılacaktır. 24-05-2013 tarihinde sanata katkıları nedeniyle İSTANBUL VALİLİĞİ NİŞANTAŞI NURİ AKIN ANADOLU LİSESİNDEN takdir belgesi almıştır. Haziran 2014 tarihinden beri internet yayıncılığı yapan Bakırköy Gazete‘de(http://www.bakirkoygazete.com) sanat konularınıda içine alan köşe yazarlığı yapmıştır. Temmuz 2015 tarihinden itibaren Seç Medya ve İletişim Hizmetlerine ait Seç Haber (www.sechaber.com.tr)‘de köşe yazarlığı yapmaktadır.